Bakan Şimşek’in açıklamaları şöyle:
Türkiye’ye ilgi büyük. 3 gün boyunca aralıksız toplantılar yaptık. Yatırım camiasının hem yatırım fonları, yatırım bankaları, altyapı fonları, yatırım yapan şirketler… Aşağı yukarı tüm yatırımcı yelpazesiyle bir araya gelme fırsatımız oldu. İlgi büyük, bu normal, çünkü Türkiye’nin potansiyeli büyük 85 üzerinde kurum temsilci gönderdi. 100’ün çok üstünde yatırımcıyla yoğun temaslarımız oldu. Türkiye nüfusu 80 milyon olup kişi başı geliri 10 bin doların üzerinde olan 7 ülkeden biri. Algıda değişiklik var mı? Ciddi bir iyileşme var. Fiyat istikrarı enflasyonun düşük tek haneye indirilmesi, maliye politikası, rezerv birikimi ve KKM’den çıkış gibi aslında entegre bir bütüncül yaklaşım var. Bu program önemli bir fırsat sunuyor. Son dönemde bir miktar fon akışına dönüştü. Esas önümüzdeki dönemde bunun yoğunlaşmasını bekliyoruz. Programın uygulama anlamında erken aşamasındayız.
Çok güçlü adımlar attık, enflasyonu çıpalayacak eşiklere doğru geliyoruz. İlgi yoğun, potansiyel büyük, iç tutarlılığı olan bir program. Kalıcı uzun vadeli kaynak noktasında çözüm üretecek bir program.
Kararlılık, öngörü, kurala bağlı olmak önemli, en önemlisi uygulama. İlk 3 ayda çok konuşmadık, uygulama yaptık. Para politikasında enflasyonu nasıl çıpalarız o hususta parasal sıkılaşmaya gittik, miktarsal sıkılaştırma, seçici kredi sıkılaştırmasına gittik. Maliye politikasında önden yüklemeli tedbirler aldık. Deprem hariç bütçe açığını milli gelire oranla yüzde 3’ün altına çekeceğiz. İzlenebilir, öngörülebilir. Neyi ne zaman yapacağız, nasıl yapacağız hususlarında hep uluslararası normlara uygun kaldık, bu da güveni artırdı. Zaman alacak. İçinde bulunduğumuz küresel konjonktür rüzgarın arkadan estiği konjonktür değil. Ticaret ortaklarımızda büyüme oldukça cılız, AB’de büyüme yüzde 1’in altında, dış talep zayıf. ABD’de 10 yıl vadeli kağıtların faizi yüzde 4,5-5 arasında. Doların son dönemde güçlenmesi aleyhimize, ile mal satıp ham maddeyi cinsiyle alıyoruz. Bunlara rağmen iyi bir hikayeniz varsa o zaman rağbet oluyor.
Dezenflasyonist programa güçlü geçiş için geçiş dönemi öngörüyoruz dedik. Bugün aldığımız tedbirlerin etkisi aylar sonra kendisini gösteriyor. Maliye politikasındaki adımlar daha hızlı, reform anlamında yapacaklarımız zaman alacak. Aldığımız tedbirler bunu gerektiriyor. Kredibilitesi var, olmasa bu kadar ilgi olmaz.
Bölgemizdeki çatışma ortamı olumlu olamaz. Biz bunun geçici olmasını ve sınırlı olmasını en azından temenni ediyoruz. Çatışmanın başka yerlere sirayet etmemesi burada önemli Petrol fiyatlarındaki yükseklik yakın dönemdeki arz kısıntılarından kaynaklanıyor. Dünya ekonomisi güçlü büyüme ivmesine sahip değil. OPEC+ üyeleri arz kısıntısına gitti. Belirsizlik ve çatışmaların geçici olumsuz etkisi olabilir. Esas belirleyici olan taleptir. Kalıcı 70’li yıllar tarzı petrol şoku öngörmüyorum. Kısa vadeli baktığınızda tedirginliğe yol açıyor. Biz zaten o nedenle ülkemize bu programla ekonomimizin temellerini sağlamlaştırmaya çalışıyoruz.
KKM’den aslında tabiri caizse çıkış başladı. MB’nin uygulamaya koyduğu tedbirler var. Rezerv birikimi devam ediyor. Mayıs ayından bu yana rezervlerde ciddi artış var. Dolayısıyla rezerv birikimi önemli, o devam edecek. Piyasa koşulları el verdiği sürece. Burada öyle bir koşullar sağlayacağız ki fon akışı güçlü olacak, dış kaynak güçlü şekilde akacak. Cari açık daralacak, büyümede yeniden dengelenme sürecindeyiz. Büyüme şu ana kadar çok güçlü şekilde iç talep kaynaklı. İhracatı destekleyerek bu dengelemeye çalışıyoruz. İhracat reeskont kredilerini 10 kat artırdık, artırmaya devam edeceğiz. Biz bankacılık sektöründeki ve kamunun kaynaklarını biz ihracat için seferber edeceğiz. Şu an dış talep güçlü değil ama biz bunu önceliklendiriyoruz. Bu sene ithalatı 30 milyar doların üzerinde, bu negatif reel faizlerden kaynaklanıyor. Altına olan talebin düşeceğini öngörüyoruz. Gabar’daki petrol günlük yüzde 10’unu karşılayacak. Sakarya’daki doğal gaz üretimi başladı. Petrol doğal gaz üretimiyle bu alanda dışa bağımlılığımız azalacak.